19 Ocak 2009

uno blogger sofrası



Pek çoğunuzun haberi vardır; bu aralar yemek bloglarında çok güzel şeyler oluyor.
Yemek bloglarındaki potansiyeli fark eden ciddi firmalar, blog ve bloggerlerla iletişim kurmaya başladı.
Uno bu işin öncülerinden ve çok güzel bir tanıtım faaliyeti başlattı. Sürekli yayın yapan blog yazarları ile iletişime geçerek onları Blooger Sofrası'nda bir araya getiriyor; ürününü, fabrikasını detaylı şekilde tanıtıyor.Blog sahipleri de, denedikleri ürünleri ve gözlemlerini objektif bir şekilde okuyucularına aktarıyorlar.
Uno'un nazik davetine, Ankara'da oturduğum için katılamayacağımı belirten bir cevap gönderdim.. (Ama çok güvendiğim kalemlerden yorumları izleyip fikir edindim.)
Mailimden sonra ne mi oldu? "Olsun siz gelemezseniz, biz size geliriz" diyerek, ürün çeşitlerini kargoyla bana ulaştırmaya başladılar.
Önce zaten hayranı olduğum siyah ekmek çeşitleri geldi: Rus Çavdar (ki benim 1 numaramdır!) Alman Ekmeği ve Çok Tahıllı Ekmek.
Ardından sandöviç ekmekleri: Hamburger, Tost ve sandöviç ekmeği (Bunlar da Mimi'nin favotileri).
Son partide daha önce hiç bilmediğim bir ürün grubu kapımı çaldı: Donmuş ürünler..
Çıtkıt, Kruvasan, Çikolatalı Çörek, Üzümlü Çörek. Çok şaşaırdım, sevindim ve hemen denedim. Sonuç:
Tek kelime ile MUHTEŞEMMM! (Bütün bu ürünleri ve detaylı bilgilerini buradan izleyebilirsiniz)



Bu güzelleri buzluktan çıkartıp 10-15 dakika çözülmelerini bekleyip fırınlıyorsunuz. 15 dakika sonra zaten mis gibi kokular mutfağı sarmaya başlıyor.. Çörekler tamamdır, derhal sofraya. Pazar kahvaltıları, 5 çayları, ani misafirler, çalışan hanımlar için ideal..

Sevgili Uno,
Tek sorun; ben donmuş ürünleri piyasada bulamıyorum, nerelerde satılıyor??

Gelelim tariflere: Uno ekmeklerle hazırlayacağım ilginç tarifler oluşturdum kafamda, ama şu an gerçekten farklı ve sürpriz bir proje üzerinde yoğunlaştığımdan, bunları yayınlamam biraz vakit alacak. Umarım Uno bana kızmaz:)
Ancak çok sevdiğim Rus Çavdarı ile hazırladığım bir kahvaltı çeşitlemesini paylaşmak istedim sizlerle..


Mazlemeler:

  • Uno Rus Çavdarı
  • Sepet Peyniri
  • Taze Kekik
  • Kuru Kayısı, ceviz, kuru incir vb.
Peynirleri dilimleyip ekmeklerin üzerine yerleştirin. Kekikle süsleyip fırına verin. Peynir eridikten sonra kuru meyvelerle süsleyerek servis yapın.
Afiyet olsun..

5 yorum:

ayşegül laçinler dedi ki...

Merhaba, rus çavdarı ile yaptığınz kahvaltı çeşitlemesi enfes görünüyor. Yoğunlaştığınız diğer sürpriz tariflerinizi yalnızca Uno beklemeyecek, haberiniz olsun!
Mimi'ye de sevgiler.(yerim onun favotilerini!)

gezicini dedi ki...

evet ben de uno donmuş gurubunu hiçbir yerde göremiyorum, acaba nerde saklanıyorlar ?!
eline sağlık...
sevgiler
gorki

zarpandit dedi ki...

büyük marketlerde gordum uno urunlerini migros carefour gibi mesela..

bu arada aşçım süpersin ben mini kanepelere veya kahvaltılık dilimlere kuru gıda eklerdim ama bunlardan aklıma incir kayısı gelmezdi kesinlikle guzel fikir!!! :)

Adsız dedi ki...

Sizi ve tariflerinizi büyük bir zevkle takip ettiğimi biliyorsunuz, ama uno konusunda hemfikir değilim sizinle.
Oğlum doğduktan sonra uno büyümek ürünlerini daha çok tüketiyordum taki "ekmeğinizi elletmeyin" sloganıyla reklamı yapılan uno büyümek ekmeğimden iğrenç bir nesne çıkana kadar....
Bilinçli bir tüketici olarak, ekmeğin paketini ve içinden çıkan nesneyi unoya gönderdim. Karşılığında ekmek çeşitlerinden oluşan bir koli ve özür mektubu yolladılar. Ama güvenim sarsıldı ve o günden beri gönderdikleri ekmeklerde dahil uno ürünleri almadım. En güzeli evde ekmeğini yapmak bence....

ipek dedi ki...

Ayşegül,
Teşekkür ederim.
Tarifler gelmesine gelecek ama, benim yoğunlaşmam bambaşka bir proje üzerine:) Çoğunuzun hoşuna gideceğini düşündüğüm bir yeniliği hayata geçirmek peşindeyim. Altyapı tamam, bazı teknik eksikleri gidermeye uğraşıyorum:)
sevgiler..

Görkemciğim,
Henüz hiç bir donmuş gıda reyonunda rastlamadım onlara:)
sevgiyle..

Zarpandit,
Kuru meyveleri mümkün olduğunca çok ve çeşitli yerlerde kullanmaya çalışıyorum. Peynirin girdiğe her yere sıkıştırıveriyorum onları; iyi gidiyor:)
sevgiyle..

Özlem,
Güven kazanmak ne kadar zorsa, kaybetmek de o kadar kolay. Çok haklısın. Ben de çocuğuma içinden birşeyler çıkan bir ekmek yedirmek istemem..
Bu yüzden, mümkün oldukça ekmeği evde yapıyorum. Ne yazık ki bu her gün mümkün olamıyor.
Fabrika gezisinden sonra blogcuların aktardığı yorumlardan anladığım kadarıyla, Uno gerçekten hijyen konusunda titiz. Buna rağmen böyle kazalar olabiliyorsa fırıncıdan gelen ekmeğin vay haline. Umarım Uno'cular bu yazılanları okuyarak bir açıklama yaparlar..
Yorumunu paylaştığın için gerçekten teşekkürler.
sevgiyle..